Kırmızı Pazartesi – Gabriel Garcia Marquez Kitabının Özeti
Herkese Merhabalar kitap sever dostlarım, siz değerli okurlarımız için Kırmızı Pazartesi – Gabriel Garcia Marquez kitabı ile ilgili geniş bir şekilde bilgiler sunmak için bu sayfayı bir araya getirdik. Yazımızda
Kırmızı Pazartesi – Gabriel Garcia Marquez kitabı ile ilgili geniş bir bilgiye sahip olabilir, Kırmızı Pazartesi – Gabriel Garcia Marquez kitabının konusunu geniş bir şekilde bir biçimde inceleyebilirsiniz. Ayrıca yazımızın sonunda Kırmızı Pazartesi – Gabriel Garcia Marquez kitabına ait PDF dosyasını da ücretsiz indirebilirsiniz.
Kitap Özeti
Her yazar, yazdığı en son romanııı en iyi romanı olduğunu sanır. Benim bu romanım için böyle düşünmemin sebebi, yapmak istediğimi tam anlamıyla gerçekleştirebilmiş olmamdır. -Romanlar, yazılırken yazarlarının elinden kaçıp kurtulmak isterler. Romanın bireyleri, kendi özyaşamlarına dönerler, en sonunda da canlarının istediğini yaparlar. Ben hiçbir romanımda bu romanımdaki kadar ipleri elimde tutamadım. Belki bunu konu ve hacim sebebiyle başarmışımdır. Konusu çok sert olan ve nerdeyse polisiye bir roman gibi işlenen bir roman bu. Üstelik bir hayli da kısa. Sonuçtan hoşnutum. Bundan önce de en iyi romanım Yüzyıllık Yalnızlık değil de Albaya Mektup Yazan Kimse Yok adlı yapıtımdı. Ben öyle sanıyordum; ve bunu da sürekli olarak dile getirdim. Şimdi de en iyi romanımın Kırmızı Patartesi (Gronica de Una Muerte Anunciada) olduğunu sanıyorum.
Sadece Latin ABD edebiyatına değil, dünya edebiyatına da adını altın harflerle yazdıran Gabriel Garcia Marquez’in ölümsüz eseri Kırmızı Pazartesi, gerçekleşeceği bilinen fakat önlenmesi için hiçbir şey yapılmayan bir cinayeti konu alıyor. Can Yayınları aracılığıyla basılan Kırmızı Pazartesi, kitapseverlere soluksuz okuyacakları bir roman sunuyor. Yazar, kitabı eline alana herkes için sonu belli satırları sürükleyici bir biçimde art arda getiriyor. Romanın baş kahramanı Santiago Nasar, yazarın kendi cümleleri ve gözlemleri ile herkezin gözü önünde ölüme mahkum oluyor.1927 senesinde Aracataca, Kolombiya’da dünyaya gözlerini açan ve hikaye, roman, senaryo ve oyun yazarlığı yapan Gabriel Garcia Marquez’in, ülkemizde en fazla bi hayli beğeni alan eserlerinden bir tanesi olan Yüzyıllık Yalnızlık dünya çapında da büyük ilgiyle karşılanıyor. Yaprak Fırtınası, Albaya Mektup Yok, Hanım Ağa’nın Cenaze Töreni gibi birden çok romanı bulunan yazar, 1972 senesinde Neustadt Uluslararası Edebiyat Ödülü’nü ve 1982 senesinde Nobel Edebiyat Ödülü’nü kazanarak dünya edebiyatında en bi hayli beğeni alan yazarlar içinde yerini alıyor.
1981 senesinde yazarın yedinci romanı olarak yayına giren ve orijinal dili İspanyolca olan Kırmızı Pazartesi kitabı, İnci Kut’un çevirisi ve Can Yayınları’nın basımı ile okurları ile buluşuyor. Usta yazarın romanında, baş kahraman Santiago Nasar, Pablo ve Pedro Vicario kardeşlerce tüm kasabanın gözü önünde öldürülüyor. Kasabaya yeni gelen ve bi hayli varlıklı olduğu bilinen Bayardo San Roman, meyhanede gördüğü Angela Vicario ile evlenmeye karar veriyor. Evlilik kararı hem Angela’nın ailesi hem de kasaba halkı için büyük bir sevinçle karşılanıyor. Zengin, balakalı ve gizemli Bayardo ve kasabalı Angela için kasabada büyük bir şölen tertip ediliyor ve şölen sonunda çift, üstü açık bir araba ile evlerine gitmek üzere yola çıkıyor. Lakin çiftin ve kasabanın sevinci Bayardo San Roman’ın gelinin bakire olmadığını öğrenmesi ile yön değiştiriyor. San Roman’ın gelini gece yarısı evine geri getirerek, iki kardeşine Angela’nın bakire olmadığını bildirmesi ile töre cinayetinin saati işlemeye başlıyor. Pablo ve Pedra Vicario kardeşler, Angela’dan bakire olmamasından kimin sorumlu olduğunu öğrenmeye çalışıyor ve sonunda Angela’nın ağzından Santiago Nasar ismi çıkıyor. İki kardeş, nerde ve nasıl olduğu hususunda tek kelime söylemeyen Angela’yı arkada bırakarak kasap bıçaklarını alıyor ve evden ayrılıyor. Vicario kardeşler ellerinde kasap bıçakları ile Santiago’yu ararken, Santiago herşeyden habersiz o sabah gemiyle gelecek olan piskoposu karşılamaya gidiyor. Bu arada Vicario kardeşler, gördükleri herkese Santiago’yu öldüreceklerini söylüyor; fakat kimse kardeşleri ciddiye almıyor yahut Santiago’ya haber verme için yeteri kadar çaba sarf etmiyor. Böylelikle bütün kasabaya Santiago’nun öldürüleceği ilan edilmiş oluyor. Sonunda Pablo ve Pedra kardeşler Santiago’yu nişanlısının evinde buluyor. Geriye yalnızca bütün kasabaya ilan edilen namus cinayetinin işlenmesi kalıyor.
Kitapta, cinayetin arka planı, toplumun davranışları ve ruh hali tüm ayrıntı kısmı ile ustaca anlatılıyor. Kitabın daha ilk cümlesinden ibu yana bilinen bir sona gidilen kurgusunda, cinayetin failleri değil, nasıl işlendiği merak konusu oluyor. Kitapta tüm olaylar, yazarın bir dostu aracılığıyla röportaj tekniği kullanılarak anlatılıyor. Gabriel Garcia Marquez, Kırmızı Pazartesi kitabı ile bir cinayetin arka planını çiziyor ve toplumumuzun ruh analizini yapıyor. Yazar, göz göre göre işlenen bir cinayeti eşsiz anlatımı ile kitapseverlerle buluşturuyor ve ufak bir kasabada yaşananları yalın bir dille, tüm ayrıntı kısmı canlandırarak okuyucuya aktarıyor. Roman, akıcı anlatım ve kapsamlı ruh çözümlemeleri aracılığıyla okurların ilgisini canlı tutuyor. Nobel ödüllü Gabriel Garcia Marquez, dünya edebiyatının öncülerinden biri olduğunu Kırmızı Pazartesi kitabı ile bir kez daha ilan ediyor.
Kırmızı Pazartesi – Gabriel Garcia Marquez KİTABI PDF İNDİRMEK İÇİN TIKLAYIN
