Korkulacak Bir Şey Yok Kitabı PDF
Kitap ismi Korkulacak Bir Şey Yok olan ve birden çok kitap sever aracılığıyla aranan Korkulacak Bir Şey Yok kitabını siz kıymetli okurlarımız için PDF dosyası halinde sunmaya çalıştık. Öncelikle
Korkulacak Bir Şey Yok kitabını PDF indirmeden önce sizlere Korkulacak Bir Şey Yok kitabı ile ilgili bir kaç bilgi verelim…
Korkulacak Bir Şey Yok Özet
Korkulacak Bir Şey Yok kitabının yazarları Julian Barnes olan ve 272 sayfalık kitap 2011 senesinde Biyografi kategori bölümünde yerini almıştır.
Korkulacak Bir Şey Yok PDF indir
Korkulacak Bir Şey Yok kitabını yazımızın alt bölümünden Korkulacak Bir Şey Yok PDF indir butonuna tıklayarak bilgisayarınıza yahut telefonunuza Korkulacak Bir Şey Yok kitabını indirebilirsiniz.
“Tanrı’ya inanmıyorum ama O’nu özlüyorum” gibi son derece çarpıcı bir ifadeyle başlayan Korkulacak Bir Şey Yok, Julian Barnes’ın ölüm, ölümlülük, Tanrı, sanatın ölüm karşısındaki yeri gibi temalar üzerine kaleme almış olduğu, tümüyle otobiyografik olmasa bile içinde bulunan anıların kapsamı itibariyle bu yanı belirgin biçimde ağır basan bir deneme, daha doğrusu, “anı” türü çerçevesinde de değerlendirilebilecek bir deneme kitabı.
Julian Barnes, yaşlılık ve ölüm temalarını önceden de çok sayıda yapıtında, özellikle Limon Masası başlıklı öykü kitabında işlemişti. Ne var ki, bu kez, söz konusu “can alıcı” konuyu, emsallarini daha ziyade edebiyat ve müzik, kimi yerde de bilim ve tıp dünyasından ustalıkla seçtiği, çok daha kapsamlı bir deneme alanına taşıyor. Başta ünlü Fransız yazar Jules Renard olmak üzere Montaigne, Stendhal, Daudet, Somerset Maugham, Arthur Koestler gibi edebiyatçıların veya Ravel, Rahmaninov, Şostakoviç, Prokofyev ve Rossini gibi müzisyenlerin enteresan tanıklıklarına yer vererek, hepimizin mutlaka yüz yüze kalacağımız bu kaçınılmaz ve “korkutucu olmayan” insanlık halini var olabilecek bütün boyutlarıyla irdelemeye girişiyor. Metnin dikkat çeken bir başka leitmotif özelliği de, Julian Barnes’ın tüm deneme boyunca, felsefeci olan ağabeyi Jonathan Barnes’la girmiş olduğu “yer yer çekişmeli, yer yer görüş birliği içinde cereyan eden” sorgulayıcı diyalog. Bu diyalog, bir bakıma, inanmakla inanmamanın, felsefeyle edebiyatın, Julian Barnes ile pek anlaşamadığı annesinin bitmek bilmez çekişmesi olarak da yorumlanabilir. Nitekim kitabın kasvetli sayılabilecek konusunu enteresan ve dinamik kılan unsur da, bu çekişmeyi tüm satırlara hem keyif veren hem de sorgulayıcı bir ironiyle yansımakta oluşudur.
Kendisiyle yapılan bir söyleşide, Korkulacak Bir Şey Yok’un içeriğini en yalın biçimde şu sözlerle tanımlıyor Julian Barnes: “Bu, kendimi bir vaka olarak inceleme ve bir soruya yanıt getirme alıştırmasıdır: Zamanın bu noktasında herhangi bir şeye inanmamak ama öte yandan da bir gün öleceğimiz fikriyle uzlaşmamak ne anlama gelmektedir?..”
(Tanıtım Bülteninden)
Korkulacak Bir Şey Yok Kitabı PDF
